Artikülasyon konuşma seslerinin üretiminin motor hareketlerini içerir. Artikülasyon bozukluğu ise; kişinin yaşına ve konuşma gelişim dönemine uygun olarak konuşmasından beklenen düzgünlüğünün ve ses uyumunun olmamasıdır.

Genel olarak öğretmenler anne babalar ve toplum okuma yazmaya büyük önem verir. Okuma yazma bilmemek günümüzde büyük bir kusur olarak değerlendirilir. Bu beceri normal gelişim gösteren çocuklarda olduğu gibi, farklı gelişen çocuklar içinde büyük önem taşımaktadır. Bunun nedeni , özel gereksinimli çocukların okuma yazma bilmesinin, bağımsız yaşam açısından önemli bir basamak olmasıdır.

Okul Öncesi Eğitim Programımızla, öğrencilerimizin zengin öğrenme deneyimlerimizle sağlıklı büyümelerini, motor, sosyal-duygusal, dil ve bilişsel alanlarında gelişimlerinin en üst düzeye ulaştırılmasını, öz bakım becerilerinin kazandırılmasını ve ilköğretime hazır bulunmalarını amaçlamaktayız.

Davranış bozuklukları; çocuğun çeşitli ruhsal ve bedensel nedenlere bağlı, iç çatışmalarını davranışlarına aktarması sonucu ortaya çıkar. Hırçınlık, sinirlilik, saldırganlık, inatçılık, yalan söyleme, bir şeyler çalma, küfür gibi davranışlar davranış bozukluklarına girer.

Artikülasyon konuşma seslerinin üretiminin motor hareketlerini içerir. Artikülasyon bozukluğu ise; kişinin yaşına ve konuşma gelişim dönemine uygun olarak konuşmasından beklenen düzgünlüğünün ve ses uyumunun olmamasıdır.

Dil ve konuşma bozukluğu bir çok çocuğun gelişim döneminde gözlenen bir olgudur. Bebeklikte başlayan konuşma gelişimi bazı çocuklarda akranlarına göre yeteri kadar gelişme göstermeme, dil ve konuşma alanında sapmaları ifade etmek için kullanılır.

İşitme cihazı ile işitme doğal işitmeden farklı olsa da bu doğal bir durumdur ve işitme cihazlarına uyum sağlamaları zaman alabilir. Burada öncelikle aile ve çocuk iyi bir eğitimden geçmesidir. Çocuğun cihaz kullanımı süresini arttırmak için çeşitli eğitimler ve yöntemler uygulanmaktadır. Eğitimlerin sonunda çocuğun cihaza alışması ve sesleri ayırt etmeye başlamasını sağlamaktır.

Koklear implant, işitme cihazları gibi kulağa ses göndermez. Sesi alır, işler, elektriğe çevirir ve doğrudan işitme sinirine verir. Bu nedenle koklear implanttan “çıkan sesi” duyamayız. Neye benzediğini de bilemeyiz. Bu durum, cihazın doğru çalışıp çalışmadığını kontrol etmemizi zorlaştırır. Bunun için yetişkinler ve çocuklar belli bir eğitimden geçmesi gerekmektedir.

Ailenin yapması gereken ve belki de en zor olanı, durumu, olduğu gibi kabul etmektir.

İşitme ve dinleme eğitiminin amacına ulaşabilmesi için, mümkün olan en erken yaşta işitme kaybının saptanması, uygun duyum cihazlarının kullanılması,